TES-İŞ İLE RUSYA NÜKLEER ENERJİ SENDİKASI VE BELARUS ENERJİ SENDİKASI ARASINDA İKİLİ İŞBİRLİĞİ ANLAŞMALARI İMZALANDI
< Geri

Dünya nükleer enerjiden vazgeçmedi…

 

Türkiye dışa bağımlılığı azaltmak amacıyla öncelikle üç nükleer santral yapmayı planlıyor…

TES-İŞ, santrallerde çalışacak kişilerin hakları, çalışma koşulları,  iş sağlığı ve güvenliği, nükleer enerjinin çevreye ve sosyal yaşama ilişkin etkileri konusunda şimdiden çalışmaya başladı...

 

Nükleer Santralini yapan Rusya menşeili ve nükleerde dünya birinciliğine oynayan Rosatom firmasında örgütlü, Rusya Nükleer Enerji ve Endüstri İşçileri Sendikası’nın Genel Başkanı Igor Fomichev ile Genel Başkanımız Mustafa Şahin bu çerçevede iki sendika arasında uzun vadeli işbirliği anlaşması imzaladı.

TES-İŞ, Rosatom’un nükleer santral inşa ettiği bir başka ülke olan Belarus’ta örgütlü Enerji, Gaz ve Akaryakıt İşçileri Sendikası ile de aynı gün ikili işbirliği anlaşması imzaladı. Anlaşmaya, Belarus Enerji Sendikası’nın Genel Başkanı Uladzimir Dziklou ile Genel Başkanımız Mustafa Şahin imza attı.  

İmzalar 24 Ağustos 2017 tarihinde TES-İŞ Genel Merkezinde atıldı.

İmza töreninde konuşan Genel Başkanımız şunları söyledi:

“ Yaşadığımız çağ, ekonomik düzen ve endüstriyel ilişkiler sistemi, uluslararası dayanışmayı işçi hareketi ve sendikalar açısından zorunlu kılmaktadır. Bu çerçevede; uluslararası ilişkilerimize son derece önem vermekteyiz.

Uluslararası sendikal hareketin aşina olduğu bu salonda bugün de uluslararası sendikal dayanışmanın zirve yaptığı işbirliği imza töreni ile sizlerle bir araya gelmiş bulunuyoruz.

Sizlerin huzurunda Rusya Nükleer Enerji İşçileri Sendikası Genel Başkanı ve Belarus Enerji Gaz ve Akaryakıt İşçileri Sendikası ile sendikalarımız arasında ikili ve uzun vadeli işbirliğinin temelini oluşturacak anlaşmalara imza atacağız.

TES-İŞ Sendikası, enerji sektöründe çalışan işçilerin yaklaşık yüzde 25’ini temsil etmektedir. Bu oranla sendikamız, Türkiye’de en yüksek oranda temsile sahip sendika konumundadır.

TES-İŞ olarak, son dönemde enerji sektöründeki gelişmelerden, artan yatırımlardan devam eden alternatif enerji arayışlarından ve Rusya ile gelişen işbirliğinden son derece memnuniyet duymaktayız. Bu çerçevede Türkiye ve Rusya arasında hızla gelişen ilişkilere katkı sunan bir sendika olmaktan da aynı şekilde memnuniyet duymaktayız.

Günlük gazeteler, bir yandan sendikamızın da öncelikleri arasında yer alan güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yeni yatırımları gündeme taşırken, diğer yandan Türkiye’de yapılması planlanan üç nükleer enerji santrali ile ilgili haberleri yazmaktadır.

Enerji Bakanımız Sayın Berat Albayrak’ın Türkiye’nin enerjide ve teknolojik altyapıda dışa bağımlılığını azaltmaya yönelik enerji yatırımları konusunda attığı adımları büyük bir ilgi ve takdirle izliyoruz.

Alternatif enerji kaynaklarına yapılan yatırımların yanında Türkiye, nükleer geliştirme programına devam etmektedir.

Geçen hafta Rusya Enerji Bakanı’nın da açıkladığı gibi Rusya kökenli Rosatom firmasının üstlendiği Akkuyu’da yapılacak olan santralin, Türk Hükümetinin isteği doğrultusunda Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılı olan 2023 yılında faaliyete geçmesi hedeflenmektedir.

Nükleer santraller ile yapılan üretimin sera gazı salınımını azaltarak, çevreye olumlu etkileri olduğu söylenmesine, en güvenli ve kurulum sonrası en düşük maliyetli elektrik üretim yöntemi olduğu ifade edilmesine rağmen, özellikle Fukushima kazasından sonra tüm dünya kamuoyunda nükleer enerji kullanımına ilişkin artan endişeler bulunmaktadır.

Aynı endişeleri elbette TES-İŞ olarak, bizler de taşımaktayız.

Ancak yaptığımız araştırmalar, şu anda dünyanın nükleer enerji kullanımından vazgeçmediğini, hatta bu alanda teknoloji geliştirmeye devam ettiğini göstermektedir.

Özellikle batı Avrupa’da olmak üzere, sadece birkaç ülke, Fukushima kazası sonrası nükleer enerji politikalarında hissedilebilen bir değişiklik yapmıştır. Bunun dışında genele baktığımızda, neredeyse tüm ülkelerin uzun süredir faal olan santrallerin lisanslarını uzatma ya da yeni kurulan santrallerin şebekelere eklenmesi yoluyla nükleer enerji kullanımına devam ettiklerini görmekteyiz.

Bu durum, Nükleer Enerji Ajansı ve Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü çalışmalarında açık bir şekilde yer almaktadır.

Örneğin, 58 nükleer reaktöre sahip Fransa, elektrik enerjisinin dörtte üçünü hala nükleer enerjiden elde etmektedir.

Amerika, 2014 yılı itibarı ile 99 reaktörle dünyada en fazla santrale sahip ülke konumunda bulunmaktadır.

Türkiye’nin dışa bağımlılığı azaltmak, enerji açığını kapatmak ve özellikle ülkenin enerji ihtiyacının yüzde 70’ini oluşturan petrole dayalı ithalat maliyetini düşürmek amacıyla, başladığı nükleer enerji yatırımlarına devam edeceğini öngörmekteyiz.

İlk etapta Akkuyu’daki 4 ünitenin faaliyete geçmesi ile Türkiye ihtiyacının yüzde 10’a varan oranlarda karşılanması hedeflenmektedir.

Enerji ve enerji yatırımları; bir ülkenin veya şehrin ekonomisini, sosyal yapısını, kültürünü, eğitim düzeyini, demografik yapısını etkileyen en önemli faktörlerden birisidir.

Bu noktada, Türkiye’nin enerjisini üreten işçiler olarak, ülkemizin kalkınması anlamında çok önemli bir karar olan nükleer enerji yatırımlarına ve halkımızın bu konuda taşıdığı endişelere duyarsız kalmamız mümkün değildir.

Önümüzdeki dönemde santrallerde çalışacak kişilerin çalışma koşullarına, iş sağlığı ve güvenliğine, nükleer enerjinin çevreye ve sosyal yaşama ilişkin etkilerine yönelik çalışmalarımızı artıracağız.

Türkiye’nin işçi ve işvereni ile bu konuda bilgisini artırması ve kapasitesini geliştirmesi gerektiğine inanıyoruz.

Bu çerçevede, Akkuyu’daki santrali yapan Rosatom firmasında örgütlü Rusya Nükleer Enerji Sendikası Genel Başkanı Değerli Kardeşim Igor Fomichev ile özellikle nükleer enerji alanında olmak üzere uzun vadeli, ikili işbirliği anlaşması imzalamak amacıyla karşınızdayız.

Igor kardeşimin sendikası RTUNPIW’ın Rosatom da dahil olmak üzere, nükleer enerji santrallerinde ve nükleerle ilgili diğer sektörlerde çalışan, 330 binden fazla üyesi bulunmaktadır. Kendisi halkımızın ve çalışan kesimin nükleer enerji ile ilgili tüm sorularına yanıt verecek tecrübe ve bilgi birikimine sahiptir. Bu tecrübe ve bilgi birikiminden mutlaka istifade edeceğiz.

Bu işbirliği sayesinde;

Henüz nükleer enerji ile elektrik üretimi ülkemizde başlamadan önce nükleer enerjiyi tanıyacağız,

Bu alanda çalışan işçi ve profesyonellerin çalışma koşullarını Profatom’un örgütlü olduğu işyerlerinde gözlemleme olanağı bulacağız,

Çevreye, topluma ve özellikle santrallerin kurulduğu yerleşim merkezlerine etkilerini inceleyeceğiz.

Sendikamızın nükleer enerji alanındaki bilgi ve kapasitesini geliştirecek ve gelecek için hazırlık yapacağız.

Bugün imzalayacağımız ikinci işbirliği anlaşması TES-İŞ ile Belarus Enerji, Gaz ve Akaryakıt İşçileri Sendikası BTUEGFW arasında olacak. Akkuyu’yu üstlenen Rosatom firması aynı zamanda Belarus’ta da ilk nükleer enerji santralini yapmaktadır.

Bu vesileyle, Belarus Sendikasının Genel Başkanı Uladzimir Dziklou Kardeşim ile de bu alanda ve tüm enerji sektöründe işbirliği anlaşması imzalayacağız.

Konuşmama son vermeden önce bu ikili anlaşmalar sayesinde ortak etkinliklerle işçi hak ve özgürlükleri, çevre ve yaşam koşulları gibi konularda diğer ülkelerdeki sendikalarla da dayanışma içerisinde olacağımızı ifade etmek isterim. Elde edeceğimiz tecrübe ve bilgileri kamuoyu ve diğer ülkelerde hak mücadelesi veren sendikalarla paylaşacak, onları da işbirliği sürecine dahil edeceğiz.

Bugünden itibaren başlayacak ve işbirliğimizi daha üst düzeye çıkaracak anlaşmalarımızın Türkiye, Rusya ve Belarus işçi ve halkına hayırlı olmasını diliyorum.”

Törende konuşan Fomichev ise sendikalarının nükleer alanda önemli bir deneyime sahip olduğunu vurguladı ve bir ülkede nükleer santral kurulmasının uzun vadeli bir iş olduğunu söyledi.

Birçok alanda nükleer endüstriden daha fazla tehlike olduğunu dile getiren Fomichev, sadece üretim konuları ile ilgilenmediklerini, çalışanların sağlığı ile ilgili önlemler konusunda da çalıştıklarını ifade etti. İstihdam olanakları, ücret düzeyleri, çalışma koşulları ve sürdürülebilir çevre gibi konularla da meşgul olduklarını ve iyileştirmek için hedefleri olduğunu belirtti.

İmza töreninin diğer konuşmacısı olan Dziklou da sendikalarının 132 bin üyeye sahip olduğunu, bu rakamın Belarus'ta enerji işkolunda çalışanların yüzde 96'ına tekabül ettiğini vurguladı. TES-İŞ ile imzalanan işbirliği anlaşmasının tarihi bir anlaşma olduğunu ifade eden Dziklou, Rosatom’un ülkesinde inşa ettiği ilk nükleer santralde var olan iki ünitenin 2400 MW gücünde olduğunu ve sırasıyla 2019 ve 2020 yıllarında faaliyete geçeceğini söyledi.