10 Ocak 2017 tarihinde Mustafa Şahin Başkanlığında bir araya gelen TES-İŞ Başkanlar Kurulu TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün ATALAY’ın katılımıyla gerçekleştirildi.
TES-İŞ Başkanlar Kurulu toplantısı Genel Başkanımız Mustafa ŞAHİN’in yaptığı açılış konuşması ile başladı. ŞAHİN konuşmasına terörü lanetleyerek, tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet ve yakınlarına başsağlığı dileyerek başladı. Daha sonra sözü açılış konuşmasını yapması ve çalışma hayatının güncel sorunları hakkında TES-İŞ Şube başkanlarını bilgilendirmesi için TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün ATALAY’a bıraktı.
ATALAY, Türkiye’deki terör olaylarını kastederek öldürenlerin, tetiği çekenlerin değiştiğini ancak senaryonun ve bunların arkasındaki güç odaklarının hiçbir zaman değişmediğini ifade etti. Terörü lanetleyen, Şehitlerimize rahmet ve yakınlarına başsağlığı dileyen ATALAY, terör örgütlerinin kendilerine verilen modern silahlarla ülkemizde terör estirdiklerini belirtti. 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlatan ATALAY, o gece yaşananların bir darbe ve işgal girişimi olduğunu vurguladı ve TÜRK-İŞ’in daha başından itibaren bu hain girişimin karşısında olduğunu belirtti. TÜRK-İŞ’in her düşünceye saygılı olduğunu, milli olan ve ülkesini seven herkesle yoluna devam edeceğini ifade etti.
ATALAY, 15 Temmuzdan önce TÜRK-İŞ’in gündeminde taşeronlaşma, vergi ve çalışma hayatına ilişkin sorunların yer aldığını, sendikalar tarafından bu konuların tartışıldığını ifade etti. 15 Temmuzdan sonra ise gündemin ülke ve demokrasinin korunması şeklinde değiştiğini, sendikaların ancak 20 gün önce gerçek gündemine dönmeye başladığını belirtti.
ATALAY, tüm siyasi partilerin 2007 ve 2011 seçim beyannamelerinde anayasa değişikliğinden yana olduklarını ifade ettiklerini vurguladı.
ATALAY, anayasa değişikliği konusunun siyasi çekişmenin dışında tutulması, ülkenin geleceği ve çıkarlarının öncelik olması gerektiğini ifade etti. Yeni bir Anayasa’ya herkesin ihtiyaç duyduğunu, dolayısıyla tüm kesimlerin anayasa değişikliği çalışmalarına katkı sunması ve tereddüdü olan kesimlerin tereddütlerinin dikkate alınması gerektiğini belirtti. TÜRK-İŞ’in önceliğinin Türkiye ve güvenlik olduğunun altını çizdi.
ATALAY, kamu sözleşmelerinin yaklaştığını, 157 bin kişinin sözleşmesinin yapılacağını, vergi meselesinin gündeme getirileceğini ve görüşmelerde izlenecek strateji için kamu koordinasyon kurulunun oluşturulduğunu belirtti. İşçilerin ocak ayında aldığını Aralık ayında da alması gerektiğini, vergi nedeniyle kayıpların olmaması gerektiğini vurguladı.
2017 Asgari ücret görüşmelerini anlatan ATALAY, TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulunun kararlaştırdığı 1600 TL’de ısrarcı olduklarını belirtti. Olacağından fazla bir rakam talep edilmemesine rağmen 1600 TL verilmediği için 1404 TL olarak Hükümet ve işveren tarafından 2017 yılı için belirlenen asgari ücrete TÜRK-İŞ’in imza atmadığını ve muhalefet şerhi koyduğunu vurguladı.
TÜRK-İŞ’in kıdem tazminatı konusunda yüzde 8.33, 30 günü kırmızı çizgi olarak esas aldığını, bir ay dahi çalışsa tüm işçilerin kıdem tazminatı alması gerektiğini belirtti. Kıdem tazminatının işçinin ve TÜRK-İŞ’in son kalesi olduğunun altını çizdi.
Türkiye’de hala ekmek bulmakta zorluk çekenlerin, ayakkabısız okula giden çocukların bulunduğunu söyleyen ATALAY, TÜRK-İŞ’in temsil ettiği kesimlerin haklarını koruyabilmesi için daha demokratik ve özgür bir Türkiye’ye ihtiyaç olduğunu vurguladı. Irak’ta, Suriye’de ve belli bir coğrafyada ölen insanlar için dünyanın geri kalanının kılını kıpırdatmadığını söyleyen ATALAY, “ülkemizi ve bize bırakılan TÜRK-İŞ emanetini sonuna kadar koruyacağız” dedi.
Daha sonra sözü tekrar alan Genel Başkanımız Mustafa ŞAHİN, NACE kodlaması ile mesleğe göre işkollarının belirlenmesi konusunda yaşanan sıkıntıları gündeme getirdi. DSİ’den örnek vererek, aynı işyerinde büro, atölye ve marangozhane gibi yerlerde değişik mesleklere sahip işçilerin çalıştığını anlatan ŞAHİN, geçmişte alınan geçici bir kararla bu sorunun ötelendiğini ifade etti. Geçici bir şekilde ötelenen bu sorunun gelecekte sendikalar arasında çatışma ve kavgaya neden olacağını vurguladı ve biran önce bu sorunun çözülmesi gerektiğini belirtti.
ŞAHİN, işkolu tespitinde işyerlerinin esas alınması gerektiğini ve bu işyerlerinde çalışan tüm işçilerin aynı işkolunda olması gerektiğini ifade etti. İş huzurunun, işyeri bütünlüğünün, örgütlenmenin ve ücret politikasının ancak bu şekilde sağlanabileceğini belirtti.
Yaklaşan kamu iş sözleşmeleri koordinasyon toplantısına değinen ŞAHİN, TES-İŞ’in bu konuda bilim kurulu oluşturduğunu ve bir çalışma yapıldığını anlattı. Bilim Kurulunun çalışması sonucu elde edilen belgelerin Kamu–İş’e ve hükümete sunulacağını ifade etti. TÜRK-İŞ’in desteğini istedi. Kamuda aynı işlerde çalışan, ancak farklı ücret alan işçilerin var olduğunu ifade eden ŞAHİN, bu farkın daha fazla açılmasına engel olunması gerektiğini ve süreç içerisinde aradaki farkın kapatılması gerektiğini vurguladı.
ŞAHİN, teşkilatlanma çalışmaları hakkında şube başkanlarını bilgilendirdi. İçtaş Trakya ve Dicle Elektrik Dağıtım’da sürdürülen örgütlenme çalışmalarını anlattı. Tredaş’ta yetki tespiti yapıldığını ve çoğunluğun sağlandığını ifade etti. Dicle Elektrik Dağıtım’da örgütlenme çalışmalarının devam ettiğini belirtti.
Kamu’da yapılacak iş sözleşmeleri için oluşturulan koordinasyon kuruluna değinen ŞAHİN, çalışmaların TÜRK-İŞ ile birlikte yürütüleceğini ifade etti. TES-İŞ’in enerji sektöründe ücretlerin yükselmesi ve farklı ücret uygulamalarının sona erdirilmesi için çalışacağını vurguladı. TEİAŞ, EÜAŞ, DSİ ve tüm işyerlerinde ilerleme kaydetmek için TES-İŞ’in çaba sarf ettiğini anlatan ŞAHİN, TÜRK-İŞ ile birlikte başarılı olmak için mücadele edileceğini söyledi.
Kıdem tazminatı konusunda TÜRK-İŞ’in kırmızı çizgilerinin TES-İŞ’in de kırmızı çizgileri olduğunu ifade etti ve TES-İŞ’in kıdem tazminatı konusunda TÜRK-İŞ’in yanında olacağını, kıdem tazminatında hak kaybına izin verilmeyeceğini vurguladı.